EĞİTİMCİ YAZAR MEHMET KILIÇOĞLU YAZDI: "ATATÜRK'ÜN KÜLTÜR POLİTİKASI VE ÇAĞDAŞ CUMHURİYET "

ATATÜRK'ÜN KÜLTÜR POLİTİKASI VE ÇAĞDAŞ CUMHURİYET

TRT üçte klasik müzik çalışıyor. Ara ara programı sunan kişi konuşuyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında yurt dışına gönderilen Türk müzik adamlarından söz ediyor. Türk Beşleri, Ahmet Adnan Saygun, Ferit Alnar ve diğerleri…

Şöyle bir düşündüm. Cumhuriyet kurulmuş, Anadolu yokluk, kıtlık, eğitimsizlik içinde. İnsanlar aç, eğitimsiz. Savaş sonu yıkımlar, hastalıklar. Halk, yaşama savaşı veriyor…

İşte büyük insan, bu ortamda dahi kurtarıcı. Atatürk, bütün bu yoklukları yenmek için halkıyla birlikte canla başla çalışıyor. Bir de bunun yanında, ülkenin yetenekli gençlerini, çocuklarını Avrupa'ya eğitime gönderiyor.

Müzik, edebiyat, resim, mühendislik, doktorluk, arkeoloji alanlarında onlarca genç yurt dışına gidiyor. Ama bu gençler, eğitimleri bitince hemen yurda dönüyorlar. ATA’ları onları eğitim için göndermişse onlar da ATA’larını üzmemek, yalancı çıkarmamak için yurtlarına dönüyorlar. Yurda gelen her yetişmiş kişi, en uzak illerde görev alıyor. Erzurum, Sivas, Kayseri, Adana, Konya, Kastamonu, Afyonkarahisar ve diğer iller… Öğretmenler, müzik adamları, doktorlar, mühendisler, ressamlar en iyi bir biçimde görevlerini yapıyorlar. ATA’larının kendilerine güvenini boşa çıkarmıyorlar. Mutlular… Yokluklara göğüs geriyorlar, yeni yeni gençler yetiştiriyorlar…

Cumhuriyet kök salıp geliştikçe, Anadolu aydınlanıyor. Eğitimdeki en büyük atılım Köy Enstitüleri. Düşünün on beş yıllık bir Cumhuriyet, İkinci Dünya Savaşı'nın en kızgın günlerinde, Anadolu toprağına eğitim ateşleri yakıyor. Devlet bütçesinden çok az para harcayarak onlarca eğitim binası yapıyor. Yüzlerce yoksul köy çocuğunu bilgisizlikten kurtarıyor. Hastalıktan ,ölümden alıyor, öğretmen yapıyor. Köylüyü, geri kalmışlıktan kurtarmak için köye gönderiyor. Köylü ağadan, şeyhten kurtulacak. Ülke yönetiminde söz sahibi olacak. İşte Cumhuriyet, ATATÜRK'ÜN CUMHURİYETİ bunu hedefliyordu.

Bu gün ise Anadolu'da köy kalmadı. Şehirlerin kenarlarında köyleşmiş mahalleler çoğaldı. Tarikatlar, medreseler, bütün yetkililerin gözleri önünde törenler düzenliyor, diploma veriyor. Cumhuriyetin yüzüncü yılında ülkemizin eğitim durumu, sağlık durumu ortada. Her ile bir üniversite açıldı. Ama eğitim düzeyi ne haldedir, onu herkes görüyor. Ülkenin hangi sorununun çözümünde bu üniversiteler, hangi çözüm önerisini getiriyor? bilen varsa beri gelsin. İşte Cumhuriyetin ilk yıllarıyla, yüz yıl sonraki durum budur dostlar..!

MEHMET KILIÇOĞLU